BEN ECE SOYLU ANNE TARAFIM ORDU BABA TATARIM DİYARBAKIRLI 1KIZ KARDEŞİM VAR GÖKTÜRK TİMİNİN KOMUTANI BİNBAŞİ ECE YİM BEN 3 AY ÖNCE TERÖRİSTLER TARAFINDAN KAÇIRILMIŞIM VE HALA ONLARIN ELİNDEYİM VE BUGÜN KAÇİYORUM.....

Avcı timinin tim komutanı olan Tanla ALKAN küçük yaşta onca zorluklara göğüs gererek yalnız nasıl ayakları üzerinde duracağını öğrenmiş ve başarılarına başarı katarak hem kendi namını hem de avcı timinin namını duyurmuş ve Efes planı için büyük bir ayaklanmaya kalkışmışlardı ama ta ki herşey altüst olana denk .

Yalnız kıyılar-terkedilmiş kıyıların soğuk rüzgarlarlarıyla sararmış,zamanın izlerini taşıyan kasvetli bir dünyadan geçer.

Binbaşı Kıvılcım istanbulda bir kendi timi`nde arkadaşlarinin yanında mutlu ve huzurlu bir şekilde görev yapmaktadır ta ki o tain emri verildiğinde ...... Artık yeni görev yeri ecel timidir bu timin komutanı binbaşı Barut ile aralarında anlam verilemeyecek bir ilişki başlar bakalım bu kitabın sonunda biz nereye varacağız

Asena:niye herşey böyle oldu neden gerçekler Bir bir benden intikam alıyo ?:bilmem belki de zamanı gelmiş ve geçiyordur gerçekler Asena:ama ben çok yoruldum artık herşey üst üste geliyor ?: zamanla alışırsın Asena sen geleceğine bak unutma omzundaki yük yavaş yavaş geçecek ve sen rahatlıyacaksın sakın unutma Asena: umarım öyle olur neyse görüşürüz....

Taş gibi adam Taş gibi adamdı az konuşandı Çok enteresandı yandı, yandı... sonunda kafayı sıyırmıştım gülerek şiiri söylemeye devam ettiğimde karşımdaki adamın sabrını sınıyordum resmen - güzelim sakinleşmeye çalışıyorum ama sen sürekli sınırlarımda dolaşıyorsun - işaret parmağımla kendimi göstererek ben mi dedim - evet sen güzelim sinirlenmiştim bir tek senin sınırların mı var korkusavar benim de sınırlarım , kırmızı çizgilerim var sen onları ihlal edebiliyorsun ben artık sınırlarında olmak istemiyorum senin kalbinde olma... cümlenin devamını getirmeye cesaretim yoktu her neyse saçmaladım işte. yüzümde saklayamdığım kırgınlıkla baktım gözlerine keşke ikimizinde ortak sınırları olsa kesişim kümesi gibi.. korkut yüzüme uzun uzun bakıp iç geçirdi yanıma yaklaştı kulağıma fısıldadığı cümleler yüzünden vücudum sanki yaşam fonkiyonlarını yitirmişti - sınırlarımı yavaş yavaş yok ettiğinin farkında bile değilsin beni kendi sınırlarının içine aldın kardelen çiçeğim. belki de sana sınırsızım . not - -

Zaman içinde kayboluş iki insan

Bu bir asker kurgusudur.

Akgün ailesinin babası tarafından istenmeyen bir kız çocuğu olarak dünyaya gelen Ayça, hayata bir sıfır geride başladı. Daha doğduğu anda hissettiği yalnızlık, onun kaderi gibiydi. Babasının gözünde değersiz bir yükten ibaretti. Bu acı gerçek, Ayça`nın kalbine derin bir yara açmıştı. Henüz dokuz yaşındayken, babası onları terk etti. Zaten yeterince sevilmemiş hissederken, şimdi bir de babasının yokluğuyla sınanıyordu. Annesiyle birlikte, tutunacak tek dalı olan anneannesinin yanına sığındılar. Bu süreçte Ayça büyüdükçe içindeki vatan sevgisi de arttı. Yüreğinde filizlenen bu sevgi onu asker olmaya itti.

*Asker Kurgusu *Wattpad`de var. “Sen çok güzel konuşuyorsun.” “Güzel olduğun için. Hem söyleyen önemli değil, söyleten önemli.” Küçükken kitaplarda ki aşkın yalan olduğuna inanırdım. Ta ki hastane çıkışı kaçırıldığım terörler tarafından karşıma çıkan ela gözlü askere tutulduğumun farkına vardığım vakit. O aşık olduğum ela gözlerin içinde barındırdığı güven ve huzur. Güneşin her zaman yüzüne vurduğu vakit ortaya çıkan o gamzeleri ve gamzelerine eşlik eden o muhteşem, hayran olduğum ela gözleri. Kendisiyle öğrendiğim tek kelime, ve o kelimenin içinde bana yaşattığı muhteşem sevgi. Aşk… Terörler tarafından kaçırılan genç doktor, kendini hiç beklemediği bir anda mermilerin içinde bulur. Terör örgütü liderinin yaralanması ve göğsüne saplı kurşunu çıkartmaları için kaçırılan doktor, ve doktorun orada olduğunu bilmedikleri için operasyona geçen Atmaca timi. Peki üsteğmen Ömer Asaf, depoda gördüğü yeşil gözlere tutulup kalırsa, yahut Genç doktor İkra ona bakan o güzel ela gözlerin nefesini kestiğini hissederse. Temiz, masum ve bir o kadar aşk dolu bir kitap sizleri bekliyor. Bakmadan geçmeyin :)

Vatan uğruna savaşırken vurulan Baturay, hastanede pansuman yapan hemşireye aşık olur.

harika bir askeri kurgu tanıtım amaçlı bir bölüm var

Didim’in sakin kıyılarında, hayatını sessizce sürdüren Yakamoz’un tek derdi, hayalindeki mesleğe kavuşmaktı. Babası, emekli bir albay olarak herkesin saygı duyduğu bir adamdı.Ama son zamanlarda Yakamoz, onun gözlerinde sakladığı bir gölge fark etmişti. O gölge, bir gün Atlas adında yabancı bir gencin kasabaya gelişiyle gerçeğe dönüştü. Atlas, resmi olarak "yeni taşınan biri"ydi ama perde arkasında bambaşka bir amacı vardı. Yakamoz’un babası tarafından gizli bir görev için çağrılmıştı:Kasabanın görünmeyen tarafında büyüyen, sessiz ama karanlık bir örgütü ortaya çıkarmak. Yakamoz ve Atlas, hiç beklenmedik bir şekilde yolları kesişen iki yabancıydı. Ancak aralarındaki bağ, kasabanın derinlerine gömülmüş sırlar kadar güçlü ve karmaşıktı. Onları bekleyen yalnızca bir aşk değil, aynı zamanda karanlıkla bir yüzleşmeydi.Çünkü bazı sevgiler sadece kalbi değil, kaderi de değiştirirdi. "𝐎 𝐤𝐚𝐝𝐚𝐫 𝐮𝐳𝐚𝐠̆ı𝐦𝐝𝐚𝐲𝐝ı 𝐤𝐢,𝐧𝐞 𝐤𝐚𝐝𝐚𝐫 𝐲𝐚𝐤ı𝐧ı𝐦𝐝𝐚 𝐨𝐥𝐝𝐮𝐠̆𝐮𝐧𝐮 𝐟𝐚𝐫𝐤 𝐞𝐭𝐦𝐞𝐦𝐢𝐬̧𝐭𝐢𝐦."

Ortaokul arkadaşı olan dört kişi yıllar sonra aynı time silah arkadaşı olarak düşer

"İnsan bazen kendi karanlığında yaşar bazen boğulur..."

Baş karakterimiz Esma, bir operasyonda işkence edilirken bulunan hastası Üsteğmen Yaman Bozkurt’u unutamaz, ve 3 yıl sonra karşılaşırlar.

"İNSAN SEVERKEN KAYBEDER"✨ Asker ve avukat ile ilgili görücü usulü bir hikaye.....

Kendini vatanına adamış iki asker. En değer verdiklerini kaybeden iki can.Nefretle başlayan hikayenin aşkla biten sonu…Yeni görev yeri olarak Diyarbakır’a atanan Araz KIZILKURT onu deliye çevirecek olan kadının timine girmiştir.Minela ÇEVİK burnunun dikine giden ama işinde oldukça başarılı olan bir üsteğmendir.

Bu kitapta yer alan hiçbir unsur gerçek değildir yıl 1870 komutanlıklara ayrılan bir ülke karşı tarafın komutanı görme engelli bir kız babasını ziyarete askeriye gitti diye başına ne gelebilir ki?

- Sokakları çiçek kokan , çocukların sokaklarda koşturduğu , samimi komşulukların olduğu , bazen ayrılık bazen de kavuşmalara şahit olan bi mahalleydi papatya mahallesi.. Üsteğmen Mert SAĞLAM , Avukat Zümra KÖKSAL aynı mahallenin sakini olmalarına rağmen birbirinden habersiz iki yabancı.... birbirinden farklı iki hayat... Birbirinden farklı iki geçmiş....

YAŞAYAN ÖLÜLERE…

“Benden nefret ediyorsunuz, değil mi komutanım?” “Evet.” “Ama yine de, beni burada tek bırakmazsınız… Değil mi?” “Şehit olmak istiyorum diye çırpınmıyor muydun?” “Bu farklı. Şu an karşımda siz varsınız.”

Operasyon sonucu timi ile beraber Kars’tan çıkıp Giresun bölgesindeki patlamaya giden ninja timi herkesi kurtarmaya çalışır taki o manzarayı görene kadar…

Asker kızı olan selinin bir asker yemeğinde ilk defa karşılaştığı adamla ilişkileri

Asker Kurgusu.. Not:Bu kitap küçük defterlerlere yazıp taslağını attı.Yazmaya çook önceden başladım.Lütfen hiçbir sahne,fikiri çalmayın. BİR ŞEHİT KIZININ ASKERLİK HİKAYESİ... Yeni Tim ile hayata adeta yeniden başlayan Eyşan,oradaki komutanının hayatının aşkı olacağından haberi yoktu.Yeni Tim`iyle ölümle burun buruna gelmiş,şehitler vermiş,mutlu olmuşlardı.Resmen bir aile olan Ateş Tim`ine gelen bir haberle Eyşan`ın tüm hayali yıkılır... Fakat Mert`in Eyşan`a olan sevgisi bitmeyecekti.Ve bu yüzdende herşeyi göze alıp Ateş Ailesini binbir zorlukla geri başa döndürecekti. Mert Ali BOZKURT 💝💝💝💝💝💝 Kıvılcım Eyşan ATA