Yaşadığım Gerçek hayat

Hastaneye getirilen bir hastayı kurtaran Alev.kurtardığı hasatnın bir mafya olması ve mafyanın Aleve aşık olması

2002 yılında dünyaya gelen, Ulusoy ailesinin pis planları yüzünden hastane odasında bir başına terk edilen bir bebek düşünün. Bu bebeği, ne kadar isteselerde çocuğu olmayan bütün dünyaya ün salmış bir aile bulup evlat edinir. Aden Duru Şansalan 22 yaşına girdiğinde babasının bütün işlerinin başına geçip tüm dünyaya adını duyurmuştur.

Aşk savaş fedakarlık

Kitap silindi... Uzatmaya çalışıyorum,boşu boşuna okumayın gerek yoook

Bisey bulamadim

Ben bunu hem kendime göre yazınca hem televizyondakilerden yazıcam

Notlarımı yazıyorum...

Not atıyorum...

Sıradan bir insanın, sıradan olmayan düşünceleri

Belki bazı hatalar olabilir

Yeni okula giden Ceren ve kuzeni Eslem ile okulun hem popüler hem zorbalarıyla nasıl baş edecek

duygularını çok iyi gizleyen bir savcı cinayetlerin çoğaldığı bu zamanda savcılığını yapabılecek mı peşinde olanlardan kurtulabılecek mı???

sadece yaşamak istedim.

Bodrum katında işlenen bir cinayet, yapılan fedekarlıklar, cesaret isteyen görevler. Ve ihanetin bol olduğu bir okulda Gazel üzerine aldığı cinayetten nasıl sıyrılacak kimleri ve hayatından neleri feda edecek. Peki Gazel `ın uğruna kendini feda ettiği Duru , Defne ve Sare ona ve birbirlerine ne kadar bağlılar Kim dost Kim düşman? Gazel kime inanmalı kime güvenmeli , herşeyin başladığı yerde biten hayatlar, açmadan solan hayaller, gelenlerin gidenleri arattığı bir peki Kim dost kim düşman? Peki şimdi soruyorum Aladağ Koleji`nin duvarları neden bu kadar çatlak ihanetten mi yoksa sevgiden mi? Kim dost kim düşman?

Zorla evlendirilen Olivia nın nefret den aşk a giden hikayesi

Daha hayatının baharında bile olmayan 16 yaşında bir kızın yaşadığı birbirinden kötü olaylar ve genç kızın bu yaşananlara rağmen ayakta durabilme çabaları..

Son günlerimde yazdıklarım...

Ailelerinden uzakta yaşamak zorunda kalan Çat ile Pat’ın kötü başlayıp arkadaşlığa dönüşen hikayelerini merak ediyor musun? Bu arkadaşlık nasıl başladı, Çat ile Pat neler yaşadılar? Bütün bu soruların cevabı elinde tuttuğun kitabın içinde saklı.

Hangi mevsimi daha çok seversin? Doğanın yeniden canlanmaya başladığını müjdeleyen ilkbaharı mı? Kavurucu sıcakları olan yazı mı? Rengârenk yapraklarla kaplı sokaklarda dolaşma zevkini yaşatan sonbaharı mı? Yoksa her yeri beyaza boyayan kışı mı? Her mevsimin kendine ait özellikleri vardır. Fakat Eylül, sonbaharın güzelliklerini keşfedene kadar bunun farkında değildi. Eylül`ün mevsimlere karşı olan önyargısını değiştiren ne oldu acaba? Mesela adını neden Eylül koymuşlardı? Sonbahar hangi güzelliklere sahipti? Bütün bu soruların cevabını sen de merak ediyor musun? Haydi o zaman sonbahar keşfi başlasın.

..sjsiwjwio2jejsi1o2

Zengin kız avcısı diye katıl insanları öldürerek vücudundan bir parça kesip alan katıl çıkan kanla duvara resim çizer polis bu dava üzerinde çalışır bir ailenin çocuğunu planlar aslında resim öğretmenidir:)

Maria adlı bir meleğin başından geçmektedir... (İyi okumalar dilerim<3)

Karşımdaki kişilerle sertçe yutkundum. Aralarında bana dolu gözlerle bakan kadına baktım. Gözleri her şeyi anlatıyordu. Özlem ve sevgi… O kadın benim gerçek annemdi. Yan tarafta bizi izleyen, bunca zaman gerçek ailem sandığım kişilere baktım. Annem, o kadına nefret dolu bakışlarını atıyordu. Sonra bana döndü. Nefret dolu bakışları boşaldı. Yerine belki o kadının gözlerinde gördüğüm sevgi geçer sanmıştım ama yanılmışım. Derin bir boşluk sadece. Sonra tekrar bakışlarımı gerçek aileme çevirdim. Kadının yanında dik duruşlu, ciddi bakışlı adama baktım. Duygularını o kadar iyi saklıyordu ki okuyamadım. Yanımdaki avukat elini sırtıma koydu. “Hadi Mert, geç gerçek ailenin yanına. Yakında yeni kimliğin gelir.” Dediğinde hızla ona baktım. “Ben şimdi Demirkan değil miyim?” Gülümsedi. Ve başını sağ sola salladı. “Sen artık Yalçınkaya’sın. Mert Yalçınkaya…” Her şeye yaptığım gibi gülüp geçmek istedim. Ama gülüp de geçemediğim tek şey bu oldu. Yalçınkaya ailesine baktım yine. O kadın ve adamın arkasında duran kişilerin değişik bakışları içimi ürpertti. Ben artık onlarla yaşayacaktım. Ben artık Mert Demirkan değildim. Ben Mert Yalçınkaya’ydım…

Çeviri bl manga